ohal-khk

Öğrenciler, akademisyenler, sendika ve örgütlerden çok sayıda kişi, Beyazıt’ta OHAL’in kaldırılmasını, işten atılanların geri alınmasını istedi.

Üniversite Öğrencileri, Üniversite Öğretim Derneği (ÜNİVDER), SES Aksaray Şubesi, İstanbul Tabip Odası ve çok sayıda kurum, OHAL ve KHK’lar ile kamudan ihraç edilen akademisyenlerin durumuna ve rektörlük seçimlerinin ortadan kaldırılmasına tepki göstermek amacıyla Beyazıt Meydanı’nda bir araya geldi.

“K(eyfi) H(ukuksuz) K(ıyım)’lara son geri döneceğiz” ve “OHAL’e KHK’lara, rektörlere karşı üniversiteler bizimdir” pankartları açılarak, “KHK’lar gitsin biz kalıyoruz”, “Üniversiteler bizimdir bizimle özgürleşecek”, “Direne direnen kazanacağız”, “Beyazıt faşizme mezar olacak”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz” dövizleri taşındı. Eylemde sık sık “Beyazıt faşizme mezar olacak”, “Kurtuluş yol tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz” ve  “Direne direne kazanacağız” sloganları atıldı. Açıklamaya Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Hüda Kaya, HDP İstanbul İl Eş Başkanı Aysel Güzel,  Prof. Dr. Raşit Tükel ve yüzlerce kişi katıldı.

‘OHAL BAHANE’

İlk olarak İstanbul Üniversitesinde taşeron işçi olarak çalışırken işten atılan Cemal Bilgin konuştu. Bilgin, OHAL bahane edilerek öğretim üyeleri ve üniversite çalışanlarının işten atıldığını ifade etti. İÜ’ye açtıkları davaların kazanıldığını belirten Bilgin şunları söyledi; “Yol paramızı, yemek paramızı ve maaşlarımızı kestiler. Değerli hocalarımız bizleri savunduğu için KHK’larla ihraç edildi” diyerek mücadelelerini sürdürecekleri mesajını verdi. İstanbul Üniveritesi Çapa Hastanesi’nde yaşanan zehirlenme olayını raporlaştırdığı için işten atıldığını hatırlatarak, “Taşeron firmaya dava açmak yerine beni işten çıkardılar” diye konuştu.

‘MÜCADELEYE DEVAM’

SES Aksaray Şube Başkanı Aydın Erol ise 15 Mayıs tarihine kadar İÜ’de en yetkili sendika olduklarını, iş sağlı önlemleri, taşeron haklarını için verdikleri mücadelenin örnek olduğunu belirtti. Verdiklerini mücadeleden nedeniyle baskıya uğradıklarını ifade eden Erol, “15 temmuz fırsat oldu. FETÖ ile birlikte çalışanlar şimdi kendilerini aklamak için bizimle uğraşıyorlar” dedi. KESK üyelerinin açığa alındığını, bir çoğunun ihraç edildiğini belirten Erol, KHK’lar ile iadelerin başladığını, iadeler tamamlanana kadar mücadele edeceklerini vurguladı. Memur-Sen’den işten atılan Memur-Sen üyelerinin durumuna dikkat çeken Erol, “Memur-Sen işten atılan üyeleri için hiçbir şey yapmadı, şimdi de yapmıyor” dedi. Erol son olarak işten atılan ve ihraç edilen tek bir üyeleri kalmayıncaya kadar mücadele edeceklerini söyledi.

‘KHK’LER DURDURULSUN’

TTB Merkez Konsey Üyesi Taner Gören, yaşanan haksızlıkların, işten çıkarmaların ve hukuksuzlukların kabul edilemeyeceğini belirtti ve bu gelişmeleri kamuoyuna duyurmaya çalıştıklarını söyledi. Adil yargılama ve evrensel hukuk değerleri dikkate alınmadan işten çıkarmalar ile yaşanan mağduriyetlerin vicdanlara sığmadığını dile getiren Gören, basın özgürlüğü, akademik özgürlük ve düşünce özgürlüğünün olmadığı ortamda demokrasiden söz edilemeyeceğini belirtti. Gören, “Terör örgütleri ile mücadele adı altında KHK’ler ile baskı ve zulümler durdurulmalıdır” dedi.

‘SÖYLEDİKLERİMİZİN ARKASINDAYIZ’

İstanbul Üniversitesinde ihraç edilen Levent Dölek, daha önce açılan soruşturmalara dikkat çekerek, “Bizi bu üniversitede yıldırmaya çalıştılar. Ama biz her seferinde yılmadık. Hiçbir arkadaşlarımızı bırakmadık. Ancak KHK ile bizleri atabildiler” diyerek, “Dün söylediklerimizi bugün de söylüyoruz, dün söylediklerimizin arkasındayız” dedi. Dölek, 15 Temmuz darbesine işaret ederek, “Bu üniversite aylardır bir abluka altında. Sanırsınız meclisi bombalayan uçaklar Beyazıt’tan kalkmış” dedi.

‘ÜNİVERSİTELER BİAT ETMEYECEK’

Üniversite öğrencileri adına konuşan Gönenç Hacaloğlu, günlerdir yaşadıkları baskıya rağmen beyazıt meydanına geldiklerini belirtti. Üniversitelerin geçek sahipleri olarak mücadelen vazgeçmediklerini ifade eden Hacaloğlu, “Hocalarımız okullarına geri dönecek ve üniversiteler biat etmeyecek” dedi. Üniversite öğrencileri olarak halkın sorunlarına dair sorumluluk duyduklarını söyleyen Hacaloğlu, işten çıkarılan emekçiler, halkın oyuyla seçilen vekiller ve ihraç edilen akademisyenler için burada olduklarını ifade etti. İki gündür uğradıkları saldırıyı hatırlatan Hacaloğlu “Kadın düşmanı gericilerin değil, bu üniversite Deniz Gezmiş’lerden itibaren bizimdir” dedi.

‘ÜNİVERSİTELERİN ÖZERKLİĞİ YOK EDİLMEK İSTENİYOR’

Ortak açıklamayı Eğitim Sen İstanbul 6 Nolu Şube Başkanı Görkem Doğan gerçekleştirdi. Doğan, “Geçtiğimiz ay 3 Kasım’da yine bu meydandaydık. OHAL fırsatçılığıyla yayınlanan bir KHK ile üniversiteden atılan kamudan ihraç edilen arkadaşlarımızla terk etmiyoruz diye haykırmıştık. Bugün yine buradayız ve bir kez daha üniversiteyi de memleketi de OHAL firsatçılarına, müştebitlere, cemaat ve tarikatlara terk etmeyeceğimizi olan ediyoruz” diye konuştu. Cemaatle mücadele adı altında üniversitelerin özerkliğini yok etme, akademik özgürlüğü ortadan kaldırma ve muhalefeti sindirmek istediğinin altını çizen Doğan, “Artık rektörler hiçbir seçim olmaksızın Cumhurbaşkanı tarafından atanıyor. YÖK Cumhurbaşkanı’na rektör adayı sunmak için iş olanı veriyor. Güya bunu üniversitedeki gerginlikleri önlemek için yaptığını söyleyen iktidar, kampüslerde polis ablukası ile sıkı yönetim olan ediyor” dedi.

‘KHK’LER DEVREYE SOKULDU’

“Üniversitede operasyon yapan cemaat-AKP ittifakının kadroları yerli yerindedir ve operasyonlarını sürdürmektedir” diyen Doğan, “Yıllarca açılan her soruşturmayı hakikatin savunulmasına vesile yaptığımız  ve her seferinde aklanıp daha güçlü mücadeleyi sürdürdüğümüz için savunma hakkının dahi hiçe sayıldığı KHK’lerı devreye sokmuşlardır” ifadesini kullandı.

‘SONUÇ ALINCAYA KADAR MÜCADELE EDECEĞİZ’

Mücadeleyi sonuç alıncaya kadar sürdüreceklerini dile getiren Doğan, “OHAL’in kaldırılmasını, KHK’lerin geri çekilmesini atılan arkadaşlarımızı geri dönmesini istiyoruz. Bu mücadelemizi sonuç alıncaya kadar bıkmadan, usanmadan ve yılmadan sürdüreceğiz” dedi. (İstanbul/EVRENSEL)

Kaynak: https://www.evrensel.net/haber/298683/ohal-ve-khkler-kaldirilana-kadar-mucadeleye-devam